"Dolar almış başını gidiyor.
Euro dört nala koşuyor.
İkisini de durdurabilene aşk olsun.
Alım gücümüz düşerken,
İşsizlik oranımız artıyor.
Paramız değer kaybetmiyor
Adeta yok oluyordu."
Son günler de olanlar la ilgili herkes bir şeyler karalıyor. Bende bir şeyler yazmak istedim. Niyetim ahkam kesmek değil tabi ki. Sadece bu ülkenin bir genci olarak rahatsızlıklarımı dile getirmek istedim. Öncelikle;
"Ekonomisi zayıf bir ulus, yoksulluktan ve düşkünlükten kurtulamaz; güçlü bir uygarlığa, kalkınma ve mutluluğa kavuşamaz; toplumsal ve siyasal yıkımlardan kaçamaz." M. Kemal ATATÜRK
Bu sözü hatırlatmak istedim, unutanlara... Ülkenin durumu ortada,göremeyenlere de at gözlüklerini çıkartıp etraflarına bakmalarını öneririm. Körü körüne bir şeye bağlanmayı bırakmalı herkes, doğru her zaman bir tanedir. Bir şekilde doğru olan yol bulunmalı ve onun için mücadele edilip ülke bu durumdan kurtarılmalı. Herkes farkında mı bilmiyorum ama resmen batıyoruz.
Peki ne zamana kadar böyle devam edebiliriz. Ne zamana kadar ülkede sorun yokmuş gibi yaşayabiliriz ? 1 senede yarı yarı ya değer kaybeden paramızla; Gerçekten mutlu musunuz ?
Gerçekten sorun yok mu ? Gerçekten geleceğe umutla bakabiliyor musunuz?
Ben geleceğe umutla bakamıyorum ve bizi neler bekliyor korkuyorum. Bende sabah kalktığım da
ülkede ki tiyatro festivalleri, bilimsel fuarlar, kültürel etkinliklerinin olduğu haberleri okumayı ama biz de durum genel de şöyle sabah kalk twitter'a bak ülke gündemine bir bomba düşmüş mü ? Döviz.com' u unutma altın,dolar,euro ne alemde diye sonra bekle bakalım gün içindeki sürprizleri...
Ülkede ne huzur, ne eğitim, ne güvenli bir ortam, ne doğa sevgisi, ne de hayvan sevgisi var. Ülke de eğitimsizlik, tecavüz, güvensizlik, yok olan doğa ve katledilen hayvanlar var. Ülkede kriz var. Kaos var aslında en önemlisi de gelecek kaygısı var. Ülke de komple tükenmişlik sendromu var.
Unutmadan bir de zamlar var tabi sevgili Orta direk Şaban'ın da dediği gibi; Gene zam geldi, zama zam, zamlara zam oldu durumumuz. Allah sonumuzu iyi etsin ne diyelim.
Cumhuriyetimizin 95.yılında daha da ileri gitmemiz gerekirken. Neden bu gerileşme çabaları neden geriye dönme isteği? Çok saçma geliyor kulağa değil mi böyle söyleyince ? Umarım bir an önce her şey düzelir. Pek umudum da yok açıkçası yine de umut edelim. Gökyüzüne bakalım, umudumuzu kaybetmeyelim. Daha eşit, daha adaletli bir dünya umalım. Tüketmeyelim sadece üretelim de eğer üretirsek gelişebiliriz.
Güzel günler göreceğiz çocuklar, güneşli günler göreceğiz...
Gülşah Ergün
Yorumlar
Yorum Gönder